ÇOCUK İSTİSMARININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN NELER YAPMALIYIZ?

 

  1. Öncelikle çocuğun dediğine mutlaka inanılmalıdır. Bir çocuk böyle bir konuda asla yalan söylemez.
  2. Çocuğu sakince dinlemeli ve yaşadıklarını anlatması için cesaretlendirilip desteklenmelidir. Kızıp aşırı tepkiler vermek ya da öfkelenmek yerine, sakin bir şekilde çocuğun başına neler geldiği dinlenilmelidir.
  3. Yumuşak bir ses tonu ve yumuşak bir üslupla çocuğun konuşması teşvik edilmelidir.
  4. Çocuğu damgalamadan içinde bulunduğu suçluluk duygusundan kurtarmak gerekmektedir. Yaşadıklarına bir anlam veremeyen çocuk kendisini suçlu hissedecektir. Destekleyici ve anlayışlı bir şekilde, yaşadığı olayda onun bir suçunun olmadığı, masum olduğu ve her ne olursa olsun yalnız olmadığı, yanında olunacağı yönünde güven vermek çocuğun yararına olacaktır.
  5. Çocuğa doğru bir zamanda ve uygun bir şekilde cinsel eğitim vermek, istismarı önleyen eylemlerin başında gelmektedir. Bu eğitim, çok önemli ve koruyucu bir ilk adımdır. Zihinsel olarak yeterli olgunluğa gelmiş bir çocuğa yaşının gerektirdiği kadar ve gerektirdiği şekilde cinsel eğitim verilmesi zorunludur. Cinsel eğitim; çocuğun kendi cinselliğini tanıması, bedeninin farkına varması, gelişim sürecinde cinsellikle ilgili yaşayacağı fiziksel ve duygusal farklılıkları öğrenmesi ve anne babasına sorduğu cinsellikle ilgili soru ve cevapları kapsar. 
  6. Tedbir olarak çocuk parklarına, okullara ve çocukların bulunduğu ortak alanlara mahremiyeti zedelemeyecek şekilde güvenlik kameraları takılması önemlidir. Buralarda çocuklarla bire bir iletişimde olacak tüm personelin ilgili güvenlik soruşturmasından ve psikolojik testlerden geçmiş, bilinçli ve eğitimli kişiler olması gerekir.
  7. Devletin çocuklarla ilgili kurumlarında çalışan personele verilmek üzere uzmanlarca eğitim programları hazırlanmalı ve kitapçık haline dönüştürülüp katılımcılara verilmelidir.
  8. Eğitimler aracılığıyla toplumun bu konudaki bilinç düzeyi artırılmalıdır. Eğitimler de altı ayda bir periyodik olarak tekrarlanmalıdır.
  9. Sağlık personellerinin, öğretmenlerin, çocuk sahibi ailelerin cinsel istismar ve istismar çeşitleri hakkında eğitim alması sağlanmalıdır.
  10. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından ilköğretim ve liselerde, çocuk ve gençlerin seviyelerine uygun olacak şekilde cinsel eğitim dersi verilmeli, cinsellik kavramı ayıp, günah, çirkin gibi tabulardan arındırılmalıdır.
  11. Çocuğun çevresindeki yetişkinlerin çocuğa sevgi ve ilgi gösterirken çocuğun beden sınırlarına saygı duyması gerekir. Çocuk; birini öpmesi, kucağına oturması, sarılması için zorlanmamalı, çocuğun bedeninin çocuğa ait olduğu kabul edilmeli ve bu, çocuğa hissettirilmelidir.
  12. Çocuklar ve gençler; cinsellik, kendi bedenlerini koruma, iyi ve kötü dokunuşu ayırt etme, yardım isteme, kendini ifade etme konularında desteklenmeli,  bilgilendirilmelidirler. Çocuklara, beden sınırlarını koruma ve kim olursa olsun “hayır” deme hakkına sahip olduğu söylenmelidir. Bu konuda çocuklara, ailelere, topluma yönelik çocuk hakları, pozitif ebeveynlik, cinsel eğitim, cinsel sağlık, cinsiyet eşitliği gibi eğitimler sürekli uygulanmalıdır.Bu özel bölgeleri öpmek, sevmek, elleyip okşamak, onlarla oynamak çocuğun kafasındaki özel alan algısını yıkmanın yanı sıra “iyi dokunuş” “kötü dokunuş” farkının kavranmasını da zorlaştıracaktır.İyi dokunuşla kötü dokunuş arasındaki farkı anlayan çocuk, kötü dokunuşu hissettiğinde güçlü bir şekilde karşısındakini itip bağırarak hayır diyebilmelidir. Unutulmamalıdır ki, mahremiyet eğitimi almış küçük bir çocuk, kendisine yönelecek bir tehlikenin tehlike olduğunu fark etmese bile, kazanılmış bir refleksle o tehlikeden kendisini koruyabilmektedir. 
  13. Anne babaların her zaman çocuklarının yanında bulunması mümkün değildir. Bu sebeple çocuk, ebeveynleri yanında değilken de kendini korumayı öğrenmelidir. Yukarıda bahsi geçen durumlar ebeveynlerin olmadığı bir ortamda gerçekleştiğinde çocuk yaşadığı olayı ilk fırsatta ebeveynine anlatabilecek kadar onlara güven duyabilmelidir. Böyle bir durumda ailenin de sakin bir şekilde çocuğu dinleyip sevgi dilini kullanarak çocukla empati kurması ve bu durumla ilgili gerekli tedbirleri alması önemlidir. Aynı şekilde, bazı durumların kesin bir dille ‘sır’ olmadığının çocuğa kesin surette öğretilmesi gerekmektedir.
  14. Çocuğun kendini koruması kadar, çocuğun kimden ve nasıl yardım isteyeceğinin öğretilmesi, yani, yardım isteme becerisinin öğretilmesi çocuk için hayati önem taşımaktadır. Böylelikle, doğru zamanda doğru kişiye ulaşmış olacaktır.
  15. Aile içi mahremiyet sağlandıktan sonra çocuğa kim kimdir mevzusu öğretilmelidir. Aile bireyleri, yakın ve uzak akrabalar, komşu ve arkadaşlar çocuğa iyi bir şekilde tanıtılmalıdır. Bu sayede çocuk, yakınlık derecelerine göre bu kişilere karşı güven derecesini de belirleyecektir. Kısacası çocuk teyzesine duyduğu güvenle alt kapı komşusuna duyduğu güvenin bir olmaması gerektiğini anlamalıdır. Bu, çocuğa güvensizlik aşılamak değil bilakis kimden ne tür bir yakınlık gördüğünü iyi anlamasına ve yakınlık derecesine göre kime nasıl tepki göstermesi gerektiğine dair ipuçları verecektir.
  16. Bu süreçte mümkün mertebe yumuşak dilli olunmalı ve sadece çocuğun sorduğu kadar soru cevaplanmalıdır. Zihnini karıştıracak ya da ağır gelecek bilgi yüklemesi yapılması yerine çocuğun zihinsel gelişimine uygun bir biçimde bilgi aktarımı yapılması önemlidir. Bedeninin özel olduğunu algılayan çocuk, dört yaşına doğru olası bir yabancının kendisine temasında rahatsız olup müdahale edebilecektir (iyi dokunuş- kötü dokunuş)
  17. Psikolojik danışmanlık ve rehberlik, psikoloji, sosyoloji, çocuk gelişimi, öğretmenlik, aile ve tüketici bilimleri ve sosyal hizmet alanlarında eğitim alan öğrencilerin çocuk istismarı, ihbar prosedürü konusunda bilgilendirilmesi ve farkındalıklarının artırılması gereklidir.  
  18. Sosyal medya, telefon, tablet gibi dijital araçlar genellikle yabancılar tarafından çocukları istismar etme amacıyla sıklıkla kullanılmaktadır. Yetişkinler bu dijital araçların güvenli kullanımıyla ilgili çocukları bilgilendirmelidir. Diğer bir anlatımla, akıllı internet kullanımının öğretilmesi elzemdir. Gerekirse bu bilgileri eğitim kurumları, toplum merkezleri, danışmanlık merkezlerinden talep etmelidirler. Uygunsuz bir görüntüye anında müdahale edilmeli, çocuğun izlediği kanallar kontrol altında olmalı ve süreleri ebeveynler tarafından belirlenmelidir. Çocuk televizyonda şiddet içeren bir sahne gördüğünde kanalı değiştirmek yerine, bunun hakkında konuşulmalıdır ve eleştirel düşünmesi için çocuk cesaretlendirilmelidir. Sosyal ortamlarda uygunsuz bir durumla karşılaşıldığında ise ebeveynler tarafından çocuğa gerekli açıklamaların yapılması ve sınır ihlali yapan kişilerin uygun bir şekilde uyarılmaları gerekmektedir.
  19. Arkadaşlarının dış görünüşü ve kıyafeti üzerine görüş bildirmek yerine, iyi yaptığı şeylerle ilgili övmesi için çocuklar cesaretlendirilmelidir.
  20. Yetişkinler ve ebeveynler çocukların yanında ‘’adam gibi yap’’, ‘’kız gibi ağlama’’, ‘’erkekler ağlatmaz’’, ‘’kadın gibi kırıtma’’ gibi ibareler kullanmamalıdır.
  21. Herhangi bir kişiye yönelik olarak, nefret, tehdit edici, ayrımcılık ve şiddet içeren sözler duyduğunuzda bunları kesinlikle sineye çekmemek ve tepki göstermek gerekir.
  22. Çevremizdeki insanların duygusal, fiziksel ve cinsel şiddete göz yummadıklarını belirten güçlü mesajlar vermeleri konusunda onları cesaretlendirmek gerekir.
  23. Çevremizdeki, hayatımızdaki kız çocuklarının daha güçlü, erkek çocuklarının daha duyarlı olmaları yönünde onları cesaretlendirmek gerekli olduğu kadar elzemdir.
  24. Eğer çocuklar bir kimsenin sarılmasını, öpmesini istemiyorsa, onların kendi bedenleri ile ilgili vermiş oldukları kararlara saygı duymak ve ısrarlı davranmamak önemlidir.
  25. Toplumsal cinsiyet rollerinin nasıl ortaya çıktığı ve geliştiği ile ilgili olarak önce kendi hayatımızdan gözlem yaparak yola çıkmalıyız.
  26. Toplumsal cinsiyet eşitliğini destekleyen paylaşımlarda bulunmalı ve sosyal medya ile kamuoyu yaratmalıyız.
  27. Özel hayatın ve mahremiyetin korunmaması, ev halinin ve çocukların en özel anlarının binlerce kişinin nazarlarına sunularak paylaşılması, kişisel hak ve hürriyete aykırıdır. Bu konuda herhangi bir fikir sunamayacak kadar küçük olan çocukların bunu anlayıp fark etmeleri belki yıllar sürecektir. İleride belki de hiç tercih etmeyecekleri birçok görselin internet ortamında ulaşılabilir olmasından rahatsızlık duyacaklardır. Çünkü insan değişir, dönüşür, yaşadıklarının ya da eski görüntülerinin tekrar tekrar karşısına çıkmasını istemeyebilir. Bu onun en temel kişisel hakkıdır. Bu nedenle, çocuklara ait fotoğraf, görüntü vs. sosyal medyada paylaşılmamalıdır. Üstelik bu görüntüler kötü amaçlı da kullanılabilir.
    • Sosyal medyada çocuk hakkında yapılan paylaşımın gerekli olup olmadığını sorgulamak için kendimize şu soruları sormalıyız:
      • Çocuğumun içinde bulunduğu bu paylaşım kimin ihtiyacı?
      • Çocuğun ihtiyacı mı, yoksa benim ihtiyacı mı?
  28. Serviste geçirilen zaman eğitim sürecinin önemli bir parçasıdır. Servis şoförü ve rehber personel de çocuklar için çoğu zaman, bir öğretmen kadar önemlidir. Son günlerde yazılı ve görsel basında, servis şoförlüğü yapan kişilerin sebep olduğu olumsuz olaylar çokça yer almıştır. Okullarda servis görevi yapacak kişilerin ve rehber personelin öfke kontrol problemi, kişilik bozukluğu, madde kullanımı ve davranışsal problemleri olmayan; ruhsal açıdan sağlıklı ve suça bulaşmamış kişiler olması gerekir. Hatta bu mesleğe aday kişiler temel pedagoji eğitimi almalıdır.

 

 

Unutmayalım!

İstismarcı asla vazgeçmez!

Tek çözüm çocuğu onun bulunduğu ortamdan uzaklaştırmaktır…

 

 

Top

Edremit'in Türküleri


Duraklatıldı... Edremit'te Yukarı Çarşı / Tolga ÇANDAR
Edremit'in Türküleri Hakkında
« »
  • 01.
    Edremit'te Yukarı Çarşı / Tolga ÇANDAR
    5:36
  • 02.
    Efeler Efeler Bizim Efeler / Tolga ÇANDAR
    5:02
  • 03.
    Edremit Ovaları / Ali ÇAKAR
    5:55
  • 04.
    Edremit Yolu Tozlu / Ali ÇAKAR
    3:53
  • 05.
    Uyan Dağlar Ali Geliyor / Hale GÜR
    5:27
  • 06.
    Turnam Varır İsen Yemen Eline / Hale GÜR
    4:28
  • 07.
    Karmı Yağmış Kaz Dağı'nın Başına / Erol KÖKER
    4:57
  • 08.
    İhsan Çavuş / Erol KÖRER
    4:05
  • 09.
    Gerçeğe Kurbandır Canım / Bahattin TURAN
    3:43
  • 10.
    Bizden Önce Yola Giren Erenler / Tuğba GER
    3:44
  • 11.
    Neye Yarar / Ahmet GÜNDAY
    2:35
  • 12.
    Kaz Dağlarının Zirvesine / Zeki ÇİÇEK
    3:36
  • 13.
    Yurdum Edremit / Zeki ÇİÇEK
    04:20